Brusilov Taarruzu

Brusilov Taarruzu konusu son yıllarda toplumda büyük ilgi ve etki yaratan bir konu. Brusilov Taarruzu ortaya çıkışından bu yana siyaset, kültür, bilim veya teknoloji gibi çeşitli alanlarda tartışma, çalışma ve analiz konusu olmuştur. Brusilov Taarruzu, uzmanların ve genel kamuoyunun dikkatini çekmeyi başararak, anlamı, sonuçları ve toplum üzerindeki yansımaları konusunda geniş bir yelpazede görüş ve pozisyonlar oluşturdu. Bu makalede, Brusilov Taarruzu'in farklı bağlamlardaki etkisini ve anlamını kapsamlı bir şekilde inceleyeceğiz, eğilimlerini ve geleceğe yönelik olası projeksiyonlarını belirleyeceğiz.

Brusilov Taarruzu
(Брусиловский прорыв)
I. Dünya Savaşı Doğu Cephesi

Rus haritalarında taarruzun akışı
Tarih4 Haziran - 20 Eylül 1916
Bölge
Galiçya
(günümüzde Ukrayna'nın batı bölgesindedir)
Sonuç Rus zaferi
Taraflar
Rus İmparatorluğu Rus İmparatorluğu Alman İmparatorluğu Alman İmparatorluğu
Avusturya-Macaristan İmparatorluğu Avusturya-Macaristan
Osmanlı İmparatorluğu Osmanlı
Komutanlar ve liderler
Rus İmparatorluğu Aleksey Brusilov Avusturya-Macaristan İmparatorluğu Hötzendorf
Alman İmparatorluğu Linsingen
Güçler
1.7 milyon
(61 tümen)
1.1 milyon
(54 Avusturya + 24 Alman tümeni)
Kayıplar
440 bin ölü veya yaralı
60 bin savaş esiri
----
Toplam kayıp
500 bin ila 1 milyon
Avusturya-Macaristan
200 ila 600 bin ölü veya yaralı
400 bin savaş esiri
Toplam kayıp
600 bin ila 1 milyon
Alman İmparatorluğu
Toplam kayıp
148 ila 350 bin
Osmanlı İmparatorluğu
Toplam kayıp
12 bin
----
İttifak devletleri toplam kayıp
760 bin ila 1.4 milyon


Brusilov Taarruzu (Rusça: Брусиловский прорыв) I. Dünya Savaşı sırasında Çarlık Rusyası Ordusu tarafından 4 Haziran - 20 Eylül 1916 tarihleri arasında Doğu Cephesinde gerçekleştirilen saldırıdır. Dünya askerî tarihindeki en kanlı çarpışmalardan olan taarruz Avusturya-Macaristan İmparatorluğu birliklerini çöküşün eşiğine getirmiştir. Güneybatı Cephesi komutanı Orgeneral Aleksey Brusilov tarafından planlanan ve komuta edilen saldırı başarılı olsa da tüm cephe genelinde diğer komutanlardan beklenen koordineli saldırılar gerçekleşmeyince Çarlık Ordularında da oldukça yüksek asker kayıpları yaşanmıştır. Taarruzun başlamasıyla birlikte Romanya Krallığı, İtilaf Devletleri saflarında savaşa katılma kararı almıştır.

Arka planı

Brusilov Taarruzu

29 Mart 1916 tarihinde Brusilov Güneybatı Cephe komutanlığına getirildi ve önceki görevlerine kıyasla görece harekât serbestisi kazanmış oldu. Bundan önceki taarruzlar dar alanlarda topçu ateşiyle yoğunlaştırılmış şekilde icra ediliyor, küçük çaplı başarılar kazanılsa da Alman Ordusunun karşı taarruzlarıyla cephe yeniden aynı hattına dönüyordu. Brusilov, tüm cephe hattı boyunca saldırma planını yürürlüğe koydu. Buna göre tüm cephe hattı boyunca yapılan saldırıda düşmanın en zayıf mevzileri çöekcek ve hat yarılacaktı. Gereksiz bir mevzi bombardımanı yerine düşman komuta merkezleri top ateşine alınacak ve koordinasyonları çökertilecekti.

Taarruz

Brusilov 1917 yılında

4 Haziran 1916 günü Rus Ordusu Avusturya-Macaristan mevzilerine yaptığı top atışına başlar. Ancak bu bombardımanın öncekilerden farkı kısa ve etkili olmasıydı. Önceden yapılan uzun bombardımanlar başladığı zaman düşman komuta heyeti saldırının yapılacağı bölgeyi anlıyor ve burayı yedek birliklerle takviye edebilecek zamana sahip oluyordu. Ayrıca aşırı bombardıman yüzünden iki mevzi arasındaki tarafsız bölge o kadar hasar görüyordu ki bazen saldıran ordu birliklerinin yürümesi dahi mümkün olmuyordu. Brusilov özellikle cephenin zayıf olduğunu düşündüğü yerlere ve komuta kontrol merkezlerine düzenlediği bu kısa ama etkili bombardıman sayesinde ilk saldırıda düşman mevzilerini ele geçirmeyi başarmıştır. Brusilov komutasındaki dört ordudan üçü düşman hatlarını geniş bir cephede yarmayı başarmıştır.

8 Haziran günü Ruslar Lutsk kentini ele geçirmiştir. Avusturyalı komutan Arşidük Josef Ferdinand, olağanüstü hızda ilerleyen Çarlık Rusyası birliklerinden kıl payı kaçabilmiştir.Tüm cephede geri çekilmek durumunda kalan Avusturya-Macaristan birliklerinin verdiği esir sayıları yüzbinli rakamlarla ifade edilmekteydi. Harekâtın bu aşamasında Brusilov'un kuvvetlerinin aralarındaki mesafe açılmakta, iaşe ve lojistik güçlükleri baş göstermeye başlamaktaydı. Dolayısıyla Brusilov'un taarruzdan önce dile getirdiği, ancak reddedildiği komşu cephelerin de eş güdüm halinde saldırma gereği kendisini hissettirmekteydi. Yaşanan bu gecikmeler sayesinde Alman İmparatorluğu kurmay heyeti çöken cepheyi tutmak için takviye birlik göndermeyi başaracaktı.

Lutsk'un düşmesinin ardından Alman Genelkurmay Başkanı Erich von Falkenhayn, Avusturyalı meslektaşı Franz Conrad von Hötzendorf'a birliklerini halihazırda bulundukları İtalya Cephesinden Galiçya Cephesine kaydırmasını salık vermiştir. Alman Doğu Cephesi komutanı Mareşal Paul von Hindenburg ise demiryollarının iyi durumda olmasını fırsat bilerek hızlı bir şekilde çökmüş cepheyi toparlamak için birlik sevkiyatını gerçekleştirmiştir.

11 Haziran günü Bukovina'da Avusturyalıları önlerine katarak ilerleyen Rus süvarileri Romanya topraklarına girdikleri için Herta'da enterne edilir, sorunun büyümemesi için Ruslar Romen topraklarından çıkar.

18 Haziran günü Brusilov'un birliklerinin batısındaki cepheden destek taarruzu yapılsa da güçsüz başlayan saldırı 24 Temmuz günü durdurulur ve Alman komutan Alexander von Linsingen tarafından Kovel'de karşı saldırı başlatılır. 28 Temmuz günü Brusilov yeniden saldırıya geçse de artık birlikleri yorulmuş, iaşe ve ikmal hatları uzamış, cephane ve mühimmat desteği azalmıştır. Ayrıca Brusilov'a destek olarak koordinasyonsuzca gönderilen takviye birlikler cephe hattında sıkışmaya yol açar.

Sonuçları

Brusilov tarafından tüm cephe hattında başlatılan taarruzlar I. Dünya Savaşı standartlarına göre oldukça başarılı olmuş ve planın yürürlüğe sokulduğu ilk 3 ay boyunca 400 km cephe hattı boyunca Çarlık Ordusu ortalama 30 km ilerleyerek 400 bin düşman askerini esir etmiştir. Ancak Brusilov'un taarruzları Batı Cephesi tarafından desteklenmeyince Alman İmparatorluğu buradan 17 tümen birlik kaydırarak durumu dengeleyebilmiştir.

Brusilov Taarruzunun yapılış amacı Alman birliklerinin Verdün'de başlattığı saldırıyı durdurması ve Almanya'yı Doğu Cephesine birlik kaydırmak zorunda bırakmaktı. Taarruz bu amacına ulaşmış, taarruzun ardından Avusturya-Macaristan Ordusu askerî başarı için Alman birliklerinin yardımına muhtaç durumda kalmıştır. Alman İmparatorluğu bu taarruz sırasında çok büyük bir kayıp yaşamamış, taarruz kabiliyetini korumayı başarmıştır.

Taarruzun ilk başlarındaki muazzam başarısı sonrasında o zamana kadar savaşa dahil olmamış olan Romanya Krallığı İtilaf Devletlerinden gelen ültimatom sonucunda bu devletler safında savaşa katılmaya karar vermiştir.

Brusilov Taarruzu, Çarlık Rusyası'nın I. Dünya Savaşı'nda ulaştığı en başarılı konum durumundadır. Taarruz sayesinde Rus birliklerinin iyi bir komuta heyetinin liderliğinde başarılı olabileceğini göstermesi açısından önemlidir. Özellikle Batı Cephesinde yıllarca aynı mevzilerde yapılan muharebelerin, neredeyse metrelerle ölçülen kazançların yaşandığı durum düşünüldüğünde yaklaşık 400 km cephe hattı boyunca binlerce kilometrekarelik toprağın ele geçirilmesi önemli bir başarıdır.

Brusilov Taarruzu başarılı olmasına rağmen komşu cephelerde harekâtın yeterince ve zamanında desteklenmemesi nedeniyle düşmana kalıcı darbe indirilememiştir. Rus kayıplarının da azımsanmayacak seviyede olması nedeniyle Çarlık birlikleri bir daha bu ölçekte bir taarruza kalkışamayacaktır. Kayıplar o kadar yüksektir ki bazı tarihçiler 1917 yılında cephe gerisinde patlak veren Şubat Devrimine cephedeki askerlerden gelen olağanüstü desteğin arka planında Brusilov Taarruzundaki olağanüstü kayıplar olduğunu belirtirler.

Brusilov alışılanın tersine küçük, özelleşmiş askeri birliklerle mevzilerin zayıf noktalarına yoğunlaştırılmış saldırı düzenliyor, cephenin yarıldığı bölge ordunun diğer tüm birlikleri tarafından değerlendirilmekteydi. Brusilov'un kullandığı bu taktikler diğer Rus komutanlar tarafından yeterince anlaşılmamış ve değerlendirilmemiştir. Ancak Alman birlikleri bu taktikleri değerlendirmiş ve kendi saldırılarında kullanmıştır.

Notlar

  1. ^ Tarihçiler bu başarısızlıktan Batı Cephesi komutanı General Aleksey Ermolayeviç Evert'i (1857-1918) sorumlu tutmaktadır.

Kaynakça

  1. ^ First World War sitesindeki ilgili madde 25 Şubat 2021 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. (İngilizce) 4 Ekim 2021 tarihinde erişilmiştir