Bu yazıda bugün Cinuçen Tanrıkorur konusunu ve alaka düzeyini inceleyeceğiz. Cinuçen Tanrıkorur, her yaştan ve her kökenden bireylerin dikkatini çeken ve toplumda artan bir ilgi uyandıran bir konudur. Tarih boyunca Cinuçen Tanrıkorur, bilim ve teknolojiden kültür ve sanata kadar birçok alanda önemli bir rol oynamıştır. Bu anlamda, Cinuçen Tanrıkorur'in günlük yaşamlarımız ve toplumun bir bütün olarak gelişimi üzerindeki etkisini iyice analiz etmek önemlidir. Bu makale, multidisipliner bir yaklaşımla Cinuçen Tanrıkorur ile ilgili çeşitli yönlere ışık tutmayı ve bu konuda kapsamlı ve zenginleştirici bir vizyon sağlamayı amaçlamaktadır.
Cinuçen Tanrıkorur | |
---|---|
Doğum | Cinuçen Tanrıkorur 20 Şubat 1938 İstanbul, Türkiye |
Ölüm | 28 Haziran 2000 (62 yaşında) |
Meslek | Müzisyen |
Etkin yıllar | 1952-1996 |
Evlilik | Barihüda Tanrıkorur (1982-2000) |
Ebeveyn(ler) | Zaferşan Tanrıkorur, Adalet Tanrıkorur |
Cinuçen Tanrıkorur (20 Şubat 1938 - 28 Haziran 2000) Türk bestekâr ve ud virtüözü, müzikolog ve şarkı sözü yazarı. İtalyan lisesi mezunudur. Uzun yıllar TRT'ye verilen müzik eserlerini inceleyen komisyonun başkanlığını yaptı. Müzik hayatı boyunca 505 beste yapmıştır. Şedd-i sabâ, Zâvil-aşiran ve Gülbûse makamlarını terkip etmesiyle birlikte bu makamlarda klasik fasılları da mevcuttur. 1986'da Fransız Devlet Radyosu’nca LP'si yapılan ilk Türk sanatçısı unvânına sahiptir. Münir Nurettin Selçuk'tan sonra Yahya Kemal’in şiirlerini en çok besteleyen ikinci kişidir. Feyzi Halıcı şiirlerinden çok fazla bestesi mevcuttur.
Udda sahip olduğu mûsiki birikiminin yardımıyla kısa zamanda öne çıkmayı başaran Tanrıkorur bu konuda en çok Yorgo Bacanos’tan etkilenmiş, zaman içerisinde Ûdî Nevres ve Şerif Muhittin Targan gibi udda kendine özgü bir tarz ortaya koymuştur. Klasik tambur tavrına yakın, net ve parlak mızrap vuruşlarıyla çok melodi elde edilmesinin amaçlandığı bu tavırda sağ elden çok sol el etkili olup sol elle klavyede verilen nüanslar orijinaldir. Taksimlerinde ve eser icralarında yüksek hız pek görülmez. Ud icrası kendi ifadesiyle, “Bir tür tambur, biraz gitar, belki bağlama esintileri taşıyan, ağırlıklı olarak tambur üslûbunun etkisi altında kalmış, udla tambur arası, halk mûsikisini de çok sevdiğini belli etmeye çalışan karışık bir üslûptur.” Cinuçen Tanrıkorur mûsikinin her milletin kendi öz kültüründe şekillenen bir duygu-düşünce, her kültürün tarih, inanç ve geleneklerini anlatan kendi mantık, estetik ve semantiği içinde konuştuğu özel bir dil olduğunu söyler.
Kanser hastalığı nedeniyle 62 yaşında ölmüştür.
Eserlerinden bazıları:
Kalbim seni bir yaz kuşu dinler gibi dinler
Günaydınım, Nar Çiçeğim
Bi Mekanım Bu Cihanda