Günümüzde Dâvûd-i Antâkî dünya çapında birçok insanın dikkatini çeken bir konudur. Dâvûd-i Antâkî, toplumun çeşitli alanlarındaki etkisiyle giderek artan bir ilgi uyandırdı ve sürekli konuşulan bir konu haline geldi. Politika, kültür, teknoloji ve günlük yaşam üzerindeki etkisi nedeniyle Dâvûd-i Antâkî'in insanların etraflarındaki dünyayı görme biçiminde önemli bir unsur olduğu kanıtlandı. Bu yazıda Dâvûd-i Antâkî'in toplumumuzda oynadığı temel rolü keşfedeceğiz ve zaman içinde nasıl geliştiğini inceleyeceğiz.
Bu madde, öksüz maddedir; zira herhangi bir maddeden bu maddeye verilmiş bir bağlantı yoktur. (Ekim 2022) |
Dâvûd bin Ömer el-Antâkî (Dâvûd el-Antâkî olarak da bilinir), Müslüman hekim ve eczacı. XVI. yüzyılda İdlib'de doğdu ve 1597'de Mekke civarında öldü. Hayatının büyük bir bölümünü Antakya'da geçirdi ve Mekke'ye hacca giderken Şam ve Kahire'yi ziyaret etti. Hacdan sonra Mekke'ye yerleşti.
Orta Çağ'da İslâm tıbbının duraklama evresine girmesinden sonraki dönemin, Iraklı bilgin Yusuf bin İsmail el-Kutbî ve Türk hekim Hacı Paşa ile birlikte üç büyük isminden biridir.
Tezkire-i Dâvûd, bitkisel ilaçlarla ilgili üç bölümden oluşan bir tıp kitabıdır ve 3.000'den fazla tıbbi ve aromatik bitkinin tanımlarını içerir.
Dâvûd-i Antâkî, İbn Sina'nın Kanun adlı eserine şerh yazdı. Ayrıca astronomi üzerine üç kitap, mantık üzerine bazı kitaplar ve tıbbi tavsiyelerde bulunan hadisleri içeren psikiyatri üzerine de bir kitap yazdı.