Bugünkü yazımızda son zamanlarda büyük ilgi ve tartışma yaratan bir konu olan I. Ayşe Hatun konusuna değineceğiz. I. Ayşe Hatun, alandaki uzmanlardan bu konuyu keşfetmeye yeni başlayanlara kadar farklı geçmişlere sahip kişilerin dikkatini çekti. Bu yazı boyunca, bu konuda kapsamlı ve zenginleştirici bir vizyon sağlamak amacıyla I. Ayşe Hatun ile ilgili farklı bakış açılarını ve bakış açılarını inceleyeceğiz. Toplum üzerindeki etkisinden küresel etkilerine kadar, I. Ayşe Hatun'in günümüzdeki önemini ve karmaşıklığını anlamamıza olanak tanıyan ayrıntılı bir analize gireceğiz.
I. Ayşe Hâtûn عایشه خاتون | |
|---|---|
Gülbahar Hatun Camii, Trabzon haziresinde bulunan Ayşe Hatûn Türbesi. | |
| Doğum | Ayşe 1453[1] Elbistan, Dulkadiroğulları Beyliği |
| Ölüm | 1505[1] Trabzon |
| Defin yeri | Hâtûniye Camii, Trabzon |
| Din | İslam |
| Evlilik | II. Bayezid[1] |
| Çocuk(lar) | Mânevî[1][2] ya da öz oğlu[3][4] Yavuz Sultan Selim |
| Ebeveyn(ler) | Dulkadiroğulları Beyliği'nin Onbirinci Hükümdarı olan Alaüddevle Bozkurt Bey'in kızı. |
I. Ayşe Hâtûn,[5] عایشه خاتون (1453, Elbistan - 1505, Trabzon)[1] Dulkadiroğulları Beyliği'nden Alaüddevle Bozkurt Bey'in kızı, II. Bayezid'in Dördüncü eşi[1] ve Yavuz Sultan Selim'in mânevî[2] / öz[3][4][6] annesidir.
En eski kaynaklardan biri olan Cenabî Tarihi adını Âişe Hâtûn olarak vermektedir. Sicill-i Osmanî ise isminin Gül-Bahar Hâtûn, olduğunu yazar. Öte taraftan Alderson da onun adının Âişe Hâtûn, olduğunu belirtmektedir.[7]
Yavuz Sultan Selim tahta çıkmadan önce hem öz annesi Gül-Bahar Hâtûn[1][8] hem de Alaüddevle Bozkurt Bey'in kızı Ayşe Hânım vefât ettiğinden, "Valide Hatun" unvanı her ikisi tarafından da kullanılmamıştır.

Yavuz Sultan Selim, Trabzon'da annesinin anısına 1514 yılında Hâtûniye Camii ve Gülbahar-Ayşe Hâtûn Külliyesi'ni yaptırdı. Bu caminin Trabzon'daki ilk İslâmi eser olduğu düşünülmektedir.