Judo

Günümüz dünyasında Judo insanların hayatında temel bir rol üstlenmiştir. Ortaya çıkışından bu yana Judo, iletişim şeklimizden günlük faaliyetlerimizi yürütme şeklimize kadar toplumun çeşitli yönleri üzerinde önemli bir etki yarattı. Bu yazıda Judo'in günlük hayatımızda oynadığı rolün yanı sıra farklı alanlardaki etkisini de inceleyeceğiz. Popüler kültür üzerindeki etkisinden akademik alandaki önemine kadar Judo'in günümüzde büyük ilgi ve alaka konusu olduğu kanıtlanmıştır. Bu araştırma aracılığıyla Judo'in hayatımızda oynadığı rolü ve etrafımızdaki dünya üzerindeki etkisini daha iyi anlamaya çalışacağız.

Judo (柔道, Jūdō, çev.'nezaket yolu') silahsız bir modern Japon dövüş sanatı ve 1964'ten beri Olimpiyat sporudur. Judo 1882'de Kanō Jigorō (嘉納 治五郎) tarafından melez bir dövüş sanatı olarak geliştirilmiştir. "Kata" (önceden düzenlenmiş hareketler) yerine "randori"ye (乱取り, serbest stil) önem vermesi, saldırı ve silahlı dövüş öğelerinden arındırılması yönleriyle öncülerinden (özellikle Tenjin Shinyo-ryu jujutsu ve Kitō-ryū jujutsu) ayrılır. Judo, Tokyo Metropoliten Polis Teşkilatının (警視庁武術大会, Keishicho Bujutsu Taikai) ev sahipliği yaptığı turnuvalarda ünlü jujutsu okullarını alt etmesi sayesinde bilinirlik kazandı ve böylece teşkilatın öncelikli dövüş sanatı haline geldi. Judo dövüşçülerine "judoka" (柔道家, jūdōka) ve judo üniformasında "judogi" (柔道着, jūdōgi) denir.

Tarihçe ve felsefe

Kano Jigoro

Judonun ilk dönemlerinin ve onun temellerini atmış olan matematik öğretmeni Jigoro Kano (1860-1938) (Japonca'da soyadı önce gelir) tarihçesi birbirinden ayrı düşünülemez. Kano nispeten varlıklı bir ailede doğmuştu. Dedesi Japonya merkezindeki Shinto Bölgesinde kendi geçimini sağlayan bir sake üreticisiydi. Kano'nun babası en büyük evlat olmağı için işi devralmadı ve bir Shiton Rahibi ve Devlet Memuru olup, oğlunun Japonya İmparatorluk Üniversitesindeki ikinci senesine devam etmesini sağlayacak yeterli feyzi oğluna verdi.

Geleneksel Judo' nun karakteristiklerinden biri mutlak itaat ve resmiyet

Kano 17 yaşında iken Jujutsu ile başladı, o zamanlarda bayındır bir sanattı, ama kendisini ciddiye alacak bir hoca bulmanın da zorluğu ile az bir ilerleme gösterdi. 18 yaşında edebiyat öğrenmek için gittiği üniversitede, dövüş sanatı çalışmalarını sürdürdü, sonunda yaşayan en yaşlı Kano öğrencisi ve sayılı bir Japon/Amerikalı Judoka olan Keiko Fukuda'nın Atası ve Tenjin Shinyo Ryu ustası Hachinosuke Fukuda'nın öğretilerini benimsedi. Fukuda Judo'da biçimsel idmanların üzerine önemli bir tekniğe sahip olmanın, Kano'nun vurguladığı randori veya serbest judo çalışmanın tohumlarını ektiğini söylemiştir.

Kano, Fukuda'nın Okuluna katıldıktan bir yılı aşkın bir süre sonra Fukuda hastalandı ve öldü. Sonrasında Kano, biçimsel katalara Fukuda'dan daha çok önem veren Masatomo Iso'nun Tenjin Shinyo okuluna katıldı. Kano kendisini adayıp kısa zamanda shihan yani usta unvanını alıp Iso'nun yardımcısı olduğunda 21 yaşında idi. Iso'nun da hastalanması üzerine daha öğrenmesi gereken çok şey olduğunu düşünen Kano, başka bir stil daha edindi, Kito Ryu hocası Tsunetoshi Iikubo'nun öğrencisi oldu. Fukuda gibi likubo da serbest çalışmadan daha önemli olduğuna inanıyordu ve diğer yandan Kito Ryu fırlatma tekniklerine Tenjin Shinyo Ryu dan çok daha üst derecede önem veriyordu.

Bu zaman içinde, Kano, kata guruma, uki goshi gibi teknikler geliştiriyordu. Fikirleri çoktan Kito ve Tenjin Shinyo Ryu' nun ilkelerini genişletmenin ötesine geçmişti, yeni gayeler ile doluydu, kısmen eğitiminin bir sonucu olarak, sağlam bilimsel ilkelere dayanan tekniklerle ve dövüş sanatlarındaki ilerlemeye ilaveten genç insanların kafa, karakter, vücut gelişimine önem vererek, kafasında jujutsuyu yeniden biçimlendirmişti. Kano 22 yaşında üniversiteyi bitirdikten hemen sonra, Eishoji Tapınağında kendi himayesinden jujutsu çalışmak için Iikubo'nun okulundan 9 öğrenciyi yanına aldı. Yerleri bu isimle anılmadan önce iki yıl geçti, Kano henüz Kito ryu da usta unvanını almamıştı, Iikubo öğretime yardım için haftada üç gün tapınağa geldi. Kodokan veya "yolu öğrenmek için mekân" böyle kuruldu.

Judo kelimesi, nazik olmak veya yol vermek anlamına gelen "ju" ve yaşamın yolu anlamına gelen "do", kanjilerinden türetilmiştir. Kelime karşılığı "nezaket yolu" veya "yol verme yolu" dur, "esneklik yolu", "uyum yolu", "bükülme yolu" şeklinde isimlendirildiği de olur.

Kemer renkleri ve kemer alma kuralları

Öğrencilik devresi

Judokaları teşvik etmek amacıyla her 6 ayda bir sınav yapılarak bir üst kuşağa geçmeye imkân verilir. Kyu(öğrencilik) devresi 6 kemer renginden oluşur.

Sınıf Ad Kemer
6.sınıf Roku Kyu Beyaz Kemer
5.sınıf Go Kyu Sarı Kemer
4.sınıf Yo(Yon) Kyu Turuncu Kemer
3.sınıf San Kyu Yeşil Kemer
2.sınıf Ni Kyu Mavi Kemer
1.sınıf İk Kyu Kahverengi Kemer

Ustalık dereceleri

Bu devreleri geçiren sporcu zor ve meşakkatli bir imtihandan geçerek Dan ustalık derecesi olan "Siyah" Kemeri almaya çalışır. Dan alacak kişinin tüm teknikleri sağlı ve sollu olarak yapması, kombine ve kontraatakları bilmesi gerekir. Ustalık dereceleri 10 adettir:

Derece Ad Kemer
1 Sho Dan Siyah Kemer
2 Ni Dan Siyah Kemer
3 San Dan Siyah Kemer
4 Yon Dan Siyah Kemer
5 Go Dan Siyah Kemer
6 Roku Dan Kırmızı-Beyaz
7 Shichi Dan Kırmızı-Beyaz
8 Hachi Dan Kırmızı-Beyaz
9 Ku Dan Kırmızı
10 Ju Dan Kırmızı
Judo kemerleri
Beyaz
Sarı
Turuncu
Yeşil
Mavi
Kahverengi
Siyah
Kırmızı Beyaz
Kırmızı

Mücadele ve kurallar

Judo sporu, mücadelenin iki safhadan oluştuğunu varsayar. Ayakta Tachi-waza ve yerde Ne-waza safhası.

İlgilerine göre bazı Judoka'lar bir safhada diğerine göre daha üstünken, birçok Judoka (Judocu) her iki safhaya da eşit ağırlık verir.

Ayaktaki safha başlangıç safhası olarak kabul edilen safhadır, rakipler birbirlerini yere atmaya çalışırlar. Rakibi, ayaktayken sırt üstü düşürmek maçı (İppon-Tam puan ile kazanmaktır).Rakibini tam sırt üstü olarak değil,yan tarafı üzerine düşürmek ise Judokaya Wazari puanı kazandırır.

İki Wazari puanı alan Judoka müsabakayı Wazari Awasate İppon ile kazanır.2 Wazari= İppon .Bu durumda, İppon'u 10 puan olarak kabul edersek Wazari 5 puan, iki Wazari toplam 10 puan olarak kabul edilebilir.

Yer safhasında ise rakibini belirlenen süre içerisinde, yerden kalkamayacak şekilde sabit tutarak(Osaeokomi-Waza) puan alma safhasıdır.

Yere atış sonrasında ise 20 saniye tutuş yapılırsa, İppon-Tam puan ile maç kazanılır. Eğer daha önce bir Wazari puanı kazanılmış ve rakibine yerde Oseakomi yani tutuş yapılmışsa bunun süresi 10 saniyedir.

Ayakta rakibini yere atarak puan alma şekilleri, İppon ve Wazari adı altında Japonca terimlerle ifade edilir.

Ceza puanı olarak yine Japonca bir terim olan Shido kullanılır.Üç Shido alan judoku Hansoku Make yani diskalifye ile müsabakayı kaybeder.

Teknikler

Judoda üç temel teknik (waza) kategorisi vardır: nage-waza (fırlatma teknikleri), katame-waza (yakalama teknikleri) ve atemi-waza (vurma teknikleri). Judo çoğunlukla nage-waza ve katame-waza ile bilinir.

Nage-waza (Fırlatma Teknikleri)

Tachi-waza (Ayakta yapılan teknikler)

  • Te-waza (El ile yapılan teknikler)
  • Koshi-waza (Kalça ile yapılan teknikler)
  • Ashi-waza (Ayak ile yapılan teknikler)

Sutemi-waza (Yatarak yapılan teknikler)

  • Ma-sutemi-waza (Sırt üstü yatarak yapılan teknikler)
  • Yoko-sutemi-waza (Yana yatarak yapılan teknikler)

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. ^ a b c "Britannica, "Judo"". 5 Eylül 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  2. ^ a b c 『日本大百科全書』電子版【柔道】(CD-ROM version of Encyclopedia Nipponica, "Judo").
  3. ^ 『日本大百科全書』の最初の定義文(Encyclopedia Nipponica, first phrases, definition of Judo.)「心身を鍛錬することにより、その力をもっとも有効に使用する道であると同時に、人間形成の道である。」
  4. ^ Kano (2008), p. 11
  5. ^ Daigo (2005) p. 8
  6. ^ Numerous texts exist that describe the waza of judo in detail. Daigo (2005); Inokuma and Sato (1987); Kano (1994); Mifune (2004); and Ohlenkamp (2006) are some of the better examples

Dış bağlantılar