Kuh-i Nur

Bu yazıda Kuh-i Nur'in büyüleyici dünyasını keşfetmek istiyoruz. Kuh-i Nur, kökeninden günümüze kadar dünya çapında pek çok insanın ilgisini çeken bir konu olmuştur. Tarih boyunca Kuh-i Nur toplumun, kültürün ve teknolojinin çeşitli yönlerinde önemli bir rol oynamıştır. Ayrıca Kuh-i Nur, karmaşıklığına ve devam eden evrimine katkıda bulunan tartışma ve ihtilafların konusu olmuştur. Bu makale aracılığıyla, bu heyecan verici konuya ışık tutmayı ve Kuh-i Nur ve bunun yaşadığımız dünya üzerindeki etkisi hakkında daha derin bir anlayış sağlamayı umuyoruz.

Elmas Münih'teki Kristallerin Krallığı müzesinde sergilenirken

Kuh-i-Nur, (Farsça: کوہ نور‎, "Işık Dağı," ayrıca Koh-i-Noor ya da Kuh-e Nur da denir), 105.6 metrik karatlık, son kesiminide 21.6 gram ağırlığında ölçülmüş, dünyanın en büyük elmaslarındandır. Kuh-i-Nur'un kökeninin diğer çifti Darya-i-Nur ("Işık Denizi") ile birlikte Hindistan'ın Andhra Pradeş eyaletinde olduğu düşünülmektedir. Elmas tarih boyunca Hindu, Rajput, Babür, İran, Afgan, Sih ve sert bir şekilde savaşıp elması yağmalayarak elde eden İngiliz yöneticilerine ait olmuştur.

1850'de, elmas İngiliz Doğu Hindistan Şirketi tarafından Duleep Singh'ten ele geçirilmiştir ve Kraliçe Victoria 1877 yılında Hindistan Kraliçesi ilan edildiğinde İngiliz Saray Mücevherleri'nin bir parçası haline gelmiştir. Hindistan ile olan savaşından sonra Nadir Şah tarafından 18. yüzyılda "Kuh-e nur" olarak adlandırılmadan önce, elmas geleneksel olarak Syamantaka-mani ve daha sonra Madnayak ya da "Mücevherlerin Kralı" olarak bilinirdi. Elmas şu anda Kraliçe Elizabeth'in Taçı'nda ve Londra Kulesi'nde sergileniyor.

Kaynakça

  1. ^ Iradj Amini, (Ed.) (20 Temmuz 2002). "KOH-I-NOOR". United States: Encyclopædia Iranica - Online Version. 17 Kasım 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Ağustos 2012.