Marcus Aemilius Lepidus

Bu makalede, Marcus Aemilius Lepidus'in büyüleyici dünyasını derinlemesine inceleyerek onun kökenlerini, gelişimini ve günümüz toplumundaki geçerliliğini keşfedeceğiz. Marcus Aemilius Lepidus, ilk ortaya çıkışından günlük yaşamdaki etkisine kadar dünya çapında milyonlarca kişinin dikkatini çekti. Derin ve ayrıntılı bir analiz yoluyla, onu inanılmaz derecede ilginç ve keşfedilmeye değer kılan farklı yönleri inceleyeceğiz. Marcus Aemilius Lepidus, gelecekteki olası sonuçlarından şimdiki anlamına kadar tarihte silinmez bir iz bırakmıştır ve öneminin bugün anlaşılması önemlidir. Bu heyecan verici Marcus Aemilius Lepidus turunda bize katılın ve bu karşı konulamaz fenomen hakkında bilinmesi gereken her şeyi keşfedin.

Marcus Aemilius Lepidus'un heykeli

Marcus Aemilius Lepidus (ö. MÖ 13) MÖ 1. yüzyılda yaşamış patrici sınıfından Romalı bir siyasetçiydi. İkinci Triumvirate içinde yer almıştır. Babası Marcus Aemilius Lepidus Roma Cumhuriyeti'ne karşı bir isyanda yer almış bu yüzden öldürülmüştü.

Lepidus Jül Sezar'ın en büyük destekçilerinden biriydi. Siyaset kariyerine MÖ 49'da praetor olarak başlamıştı. Sezar Yunanistan'da Pompey ile savaştayken Roma kendisine emanet edilmişti. Pompey taraftarlarının doğuda yenilgiye uğratılmasından sonra MÖ 46'da konsüllükle ödüllendirilmişti. MÖ 44'ün Şubat'ında Sezar senato tarafından ömür büyu diktatör seçilince Lepidus'u vekil tayin ett. İktidardaki kısa süreli ittifakları Sezar'ın 15 Mart MÖ 44 tarihinde suikaste uğramasıyla sona erdi. Suikastçilerden Cassius Longinus, Lepidus ve Marcus Antonius'un da öldürülmesi gerektiğini savunmuş ancak Brutus eylemin bir siyasi darbe değil infaz olduğunu söyleyerek kendisini reddetmiştir.

Sezar'ın öldürülmesinden sonra Lepidus senatoya olan sadakatini tazelemekle birlikte Marcus Antonius ile iktidar için ittifak kurdu. Ancak Sezar bir varis bırakmıştı: büyük yeğeni ve evlat edindiği oğlu Caesar Divi Filius Augustus. Üçü Mutina (bugünkü Modena)yakınlarında bir nehirdeki adada bir araya geldi ve MÖ 43'te İkinci Triumvirate'yi oluşturdular. Birinci Triumvirate'nin aksine bu anayasaya uygun bir oluşumdu. Konsülleri ve senatoyu dışlamış ve cumhuriyetin sona erdiğinin sinyallerini vermişti. Triumvirate'nin beş yıllık süresi MÖ 38'de Tarentum anlaşması ile yine beş yıllığına yenilenmişti.

Doğunun kontrol altına alınması ve suikastçilerin Kavala yakınlarında yenilgiye uğratılmasından sonra Lepidus Hispania ve Afrika'nın yönetimini üzerine aldı. Bir süreliğine Antonius ve Augustus arasındaki çekişmelerden kendini uzak tutmuşsa da MÖ 36'da yanlış bir siyasi karar Augustus'a aradığı mazereti verdi. Lepidus Sicilya'da iktidara el koymak ve isyan çıkarmaya girişmekle suçlandı ve sürgüne yollandı. Dinî mevkisi hariç tüm mevkileri elinden alındı. MÖ 13 yılında doğal nedenlerle öldü.

Lepidus Lucius Aemilius Lepidus Paullus'un kardeşi, Küçük Marcus Aemilius Lepidus'un babasıydı. Karısı Junia, Marcus Junius Brutus ve Cassius Longinus'un karısı Junia Tertia'nın kız kardeşiydi. Suikastçilerin yenilgiye uğratılmasından sonra Lepidus Junia Tertia ve annesi Servillia'nın infaz edilmelerini önlemeyi başarmıştı.