Osmanlı İmparatorluğu'nda liberalizm

Bugünkü yazımızda son yıllarda pek çok kişinin dikkatini çeken bir konu olan Osmanlı İmparatorluğu'nda liberalizm konusunu inceleyeceğiz. Osmanlı İmparatorluğu'nda liberalizm'e odaklanarak sağlıktan teknolojiye kadar günlük yaşamın çeşitli yönleri üzerindeki etkisini analiz edeceğiz. Bu konuyu incelerken geçmişini, mevcut uygulamalarını ve geleceğe yönelik potansiyelini ele alacağız. Osmanlı İmparatorluğu'nda liberalizm uzmanlarıyla yapılan röportajlar ve ilgili verilerin analiziyle bu makale, Osmanlı İmparatorluğu'nda liberalizm'in sıklıkla gözden kaçırılan belirli bir yönüne ışık tutmayı amaçlıyor. Ayrıca Osmanlı İmparatorluğu'nda liberalizm'in zaman içinde nasıl geliştiğini ve yaşadığımız dünyayı nasıl değiştirmeye devam ettiğini keşfedeceğiz. Osmanlı İmparatorluğu'nda liberalizm dünyasına heyecan verici bir yolculuğa hazır olun.

Osmanlı İmparatorluğu'nda liberalizm modernleşme çabalarıyla birlikte Avrupa'daki liberal düşünce dünyasının gelişimini takip eden dönemlerde ortaya çıktı. Sakızlı Ohannes Paşa, Mehmet Cavit Bey ve Prens Sabahattin gibi isimler bu konuda öne çıkan ilk kişiler oldu. Ohannes Paşa'nın sosyalizm karşıtlığı ve devletçi politikaları reddi ile iktisadi ve rekabetçi özgürlüğü savunması onu öne çıkan ilk Osmanlı liberalleri arasına soktu. Mehmed Cavid Bey Ulum-u İktisadiye ve İçtimaiye Mecmuası ekseninde liberal düşüncede ilk kıvılcımları ortaya koyarken Prens Sabahattin ise 1902 Jöntürk Kongresi ekseninde Türkiye'de merkez sağ ve merkez sol ayrımında merkez sağı temsil eder hale geldi. Ahmed Rıza Bey grubundaki Auguste Comte fikri onda le Play temelli karşıtlığı etkili kıldı, adem-i merkeziyetçi bir yapıya büründü. Bu kongre erken cumhuriyet dönemini etkiledi: Serbest Cumhuriyet Fırkası (SCF) liberal anlayışla 13 Ağustos 1930'da Ali Fethi Okyar’la Atatürk'ün isteği üzerine kurdurulurken bunu 1950'de Adnan Menderes ile iktidara gelen Demokrat Parti takip etti. Parti milli egemenliğe dayanan muhafazakâr bir eğilime girene kadar liberal görünümdeydi.

Gelişimi

Liberal düşünce Osmanlı'ya 19. yüzyılda girdi. Batılılaşmada temel alınan eğilimlerin görece liberal yönde olması bunda etkili oldu. Türkiye tarihinin ilk anayasası olan Kanun-i Esasi'nin padişahın yetkilerini kısıtlaması liberalizm fikrinin temel noktalarının küçük de olsa çıkmasını sağladı. Namık Kemal (1840-88) anayasal özgürlüğün yanında iktisadi özgürlüğü de savundu. Bu noktada Yeni Osmanlıların liberal düşüncenin etkisinde kaldığı varsayımı doğdu. Sakızlı Ohannes Paşa da iktisadi liberalizm düşüncesini gerçek anlamda savunan ve Türkiye’deki temellerini atan ilk kişilerdendi. Korumacılığa ve devletçiliğe karşı durdu, ders kitapları yazdı. Onu izleyen Mehmet Cavit Bey İlm-i İktisat adlı eseri ile sıkı bir iktisadi liberalci olduğunu gösterdi. Ulum-u İktisadiye ve İçtimaiye Mecmuası ile de düşüncesini kültür-sanat alanına taşıdı. Türkiye Nasıl Kurtarılabilir? broşürü ile Prens Sabahaddin de ilk Osmanlı liberalleri olarak etkin oldu. Bireyci toplumları daha üretken, girişimci ve bağımsız prototipler olarak gördü. Merkeziyetçiliğin terk edilmesini savunan ve Adem-i merkeziyetçilik fikrine sahipti ve le Play öğretisini savunuyordu.

Batı liberalizmi milliyetleşme ile aynı dönemde yükselirken Osmanlı liberalizmi Batılılaşmanın ürünü olarak doğdu. Genel olarak Tanzimat ve sonrasındaki yeniliklerin yavaş yavaş bireyi temel almaya evrilmesi liberal düşüncenin gelişmesini etkiledi. Yeni Osmanlılar liberalizm düşüncesinden de beslendiler. İmparatorluğun son dönemlerinde ise liberal yönde olan fikirler arttı. Keçecizade Fuat Paşa vasiyetinde serbest ekonomik model ve yönetimden bahsederken din ve devlet işlerinin de ayrılması gerektiğini paylaştı.

Yeni Osmanlılar sonrasında liberal felsefe Jön Türkler tarafından benimsendi. Prens Sabahattin bu düşünce ile senkretize olarak özdeşleşti. 1906'da Teşebbüs-i Şahsi ve Adem-i Merkeziyet Cemiyeti’ni kurarak demokratik bir program hazırladı. Din etkisinden çok sosyal yapıyı bir engel olarak gördü. Bunun için siyasete, sosyal yaşamda ve ekonomi gibi başlıklarda bireycilik ve girişimcilik vurgusu yapıyordu.

1908-1912 yılları İkinci Meşrutiyet havasının fazlasıyla hissedildiği bir dönemdi. 1908'deki seçimler dönemin en demokratik seçimleriydi. 1912 Osmanlı genel seçimleri ise sokak terörüne dönüşmüş ve "sopalı seçimler" olarak anılmıştı. Meşrutiyet'in yaydığı fikirler az da olsa çok sesliliği beraberinde getirmişti. Nitekim Prens Sabahattin ekseninde liberal düşünce etkin olurken karşısında ise İttihat ve Terakki ekseninde merkeziyetçi ve devletçi fikirler de gelişiyordu. Bu dönemlerde Sakızlı Ohannes Paşa ile başlayan devletçi sistemle mücadele cumhuriyetin ilk yıllarında Kemalizm düşüncesinin oturması sonrasında birkaç teşebbüs dışında azaldı. Bu noktada Demokrat Parti'nin iktidara gelişi başka bir dönemin kapısını aralayacaktı.

Kaynakça

  1. ^ Ayşe Hür. "Bank-ı Osmanî-i Şahane'den Merkez Bankası'na". Radikal. 25 Mart 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Mart 2018. 
  2. ^ ed. Modern Türkiye'de Siyasi Düşünce Cilt 7/ Liberalizm. İletişim. s. 32. ISBN 9789750503702. 
  3. ^ Modern Türkiye'de Siyasi Düşünce Cilt 7/ Liberalizm. İletişim Yayınları. s. 75. ISBN 9789750503702.  Yazar |ad1= eksik |soyadı1= (yardım)
  4. ^ a b Örmeci, Ozan. "DOÇ. DR. HAKKI UYAR'LA TÜRK SİYASAL HAYATI ÜZERİNE MÜLAKAT". UPA. 21 Ekim 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Mart 2018. 
  5. ^ Murtaza, Korlaelçi. "Le Play Mektebi ve İlk Türk Temsilcisi Prens Sabahattin Bey". Dergipark. 10 Ekim 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Ekim 2017. 
  6. ^ Erdoğan, Mustafa. "Liberalizm ve Türkiye'de Liberal Eğilimler". Liberal Düşünce Topluluğu. 8 Nisan 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Mart 2018. 
  7. ^ a b Gedikli Berber, Şarika. "OSMANLI'NIN SON DÖNEMİNDEN CUMHURİYET'İN İLK YILLARINA LİBERALİZM-DEVLETÇİLİK ÇATIŞMASI" (PDF). ss. 215-221. 18 Eylül 2017 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Nisan 2018. 
  8. ^ A.g.e., ss. 221-226