Pozitif ayrımcılık

Bu yazımızda her yaştan ve her ilgi alanından insanın ilgisini çeken Pozitif ayrımcılık konusunu ele alacağız. Pozitif ayrımcılık akademik, sosyal, politik ya da kültürel alanlarda çeşitli alanlarda tartışma ve tartışmalara konu olmuştur. Pozitif ayrımcılık ortaya çıkışından bu yana günümüz toplumundaki önemi ve hayatımıza olan etkisi nedeniyle büyük ilgi uyandırdı. Bu yazı boyunca, bu konuda kapsamlı ve zenginleştirici bir vizyon sağlamak amacıyla Pozitif ayrımcılık ile ilgili farklı bakış açılarını ve yaklaşımları inceleyeceğiz.

Pozitif ayrımcılık, yalnızca “dezavantajlı” gruplara mensup bireylere verilen ekstra haklardır. Pozitif ayrımcılık, dezavantajlı gruplar herkesin rahatça kullanabildiği bazı hakları çeşitli sebeplerden dolayı kullanamayabileceği için; onlar ancak bazı özel bir takım haklara sahip olurlarsa çoğunlukla gerçekten eşit olma şansını yakalayabilecekleri düşüncesiyle yapılır.

Örneğin Türkiye'de herkesin kamuya açık tuvaletlerden yararlanması bir (negatif) haktır. Ne var ki tekerlekli sandalye kullanan veya başka engeli olan kişiler çoğu zaman bu tuvaletlerden (merdivenler, dar alanlar vb. sebeplerden dolayı) yararlanamazlar. Bu durumda devlet bu tuvaletlerin açılması ve kullanılması ile ilgili düzenlemelere bir madde ekleyerek bu dezavantajlı grup için ekstra pozitif düzenleme yapar ve der ki: "tuvaletlerin girişinde şu-şu ölçülerde rampa, tuvalet kabinleri, kapıları, lavabolar şu-şu özelliklerde olmak zorundadır". İşte bu durumda devlet dezavantajlı kişiler için bir pozitif hak öngörmüş, bu kişilerin herkesle gerçekten eşit olabilmesini ve negatif haklardan yararlanabilmesini sağlamış oluyor.

Pozitif ayrımcılık fazladan bir hak değildir. Sadece herkesle gerçekten eşit olunabilmesinin garanti altına alınmasıdır[kaynak belirtilmeli].