Günümüz dünyasında Sad Suresi hayatımızda temel bir rol üstlendi. Ortaya çıkışından bu yana toplumumuzun farklı yönlerini önemli ölçüde etkileyerek iletişim kurma, çalışma, ilişki kurma ve hatta eğlenme şeklimizi dönüştürdü. Sad Suresi, günlük yaşamlarımız üzerindeki önemini ve etkisini yansıtan çelişkili görüşler üreterek tartışmalara, ihtilaflara ve hayranlıklara konu olmuştur. Bu makalede, Sad Suresi ile ilgili farklı yönleri keşfederek onun çağdaş dünyadaki etkisini ve alaka düzeyini analiz edeceğiz.
| Sınıfı | Mekki |
|---|---|
| İsmin anlamı | Arap alfabesinde bir harf |
| Sayısal bilgiler | |
| Sure numarası | 38 |
| Ayet sayısı | 88 |
| Kelime sayısı | 735 |
| Harf sayısı | 2991 |
Sad Suresi (Arapça: سورة ص), Kur'an'ın 38. suresidir.[1] Sure 88 ayetten oluşur.[2]
Sure ismini birinci ayettindeki “Sad” harfinden almıştır.[3] Mekke döneminde indirildiğine inanılmaktadır. Surede başlıca, Allah'ın birliği, paganların inkârları ve sapıklıkları sebebiyle azabı hak etmiş oldukları, Davud, Süleyman, Eyyüb, İbrahim, İshak, İsmail, Elyesa ve Zülkifl Peygamberlerin kıssaları, Davut Peygamber'in hakemliği ve Muhammed'in temel görevi konu edilmektedir.
Sad suresi 10. ve 32 ayetlerinin mealleri, aslında Arapçasında hiçbir karışıklığa meydan vermeyecek net ve basit ifadeler yer aldığı halde, meal konusuna keyfi yaklaşımlara örnek olarak verilebilecek türden, birbirleriyle tamamen zıt anlamlara gelen meallerin görülebildiği örneklerdendir. Bu meallerde 10 ayette istifhâm-ı inkârî görmezden gelinmekte, 32 ayette ise Süleyman peygambere yakıştırılamayan bir ifade yer almaktadır.