Günümüz dünyasında Sayda Kuşatması pek çok kişinin dikkatini çeken bir konudur. Tarihsel önemi, mevcut toplum üzerindeki etkisi veya kültürel alandaki etkisi nedeniyle Sayda Kuşatması, sonsuz tartışmalara ve tartışmalara yol açtı. Yıllar geçtikçe farklı alanlardaki uzmanların inceleme ve analizlerine konu olmuş, bu da bu konuda farklı görüş ve bakış açılarının oluşmasına yol açmıştır. Pek çok insanın günlük hayatındaki varlığıyla Sayda Kuşatması, yaşadığımız dünyayı şekillendirmede önemli bir unsur olduğunu kanıtladı. Bu makalede Sayda Kuşatması'in etkisini, önemini ve dünya görüşümüzü nasıl şekillendirdiğini tam olarak inceleyeceğiz.
| Sayda Kuşatması | |||||||
|---|---|---|---|---|---|---|---|
| Norveçli Haçlı Seferi | |||||||
Kral Sigurd ve Kral Baldvine, Kudüs'ten Ürdün Nehri'ne at sırtında gidiyorlar, Gerhard Munthe (1899) | |||||||
| |||||||
| Taraflar | |||||||
|
| |||||||
| Komutanlar ve liderler | |||||||
| Sayda Valisi[a] | |||||||
| Güçler | |||||||
|
Franklar
Venedikliler
|
Fâtımîler
| ||||||
| Kayıplar | |||||||
| Bilinmiyor fakat muhtemelen az | Bilinmiyor fakat muhtemelen fazla | ||||||
Sayda Kuşatması Birinci Haçlı Seferi sonrasında bir olaydır. Kıyı kenti Sayda, Venedik doçesi Ordelafo Faliero'nun yardımıyla Kudüs Kralı I. Baudouin ve Norveç Kralı I. Sigurd kuvvetleri tarafından ele geçirildi.
Ağustos 1108'de I. Baudouin, çeşitli İtalyan şehirlerinden bir denizci-maceracı filosunun desteğiyle Sidon'a karşı yürüdü. Ancak Fâtımî filosu, İtalyanları limanın dışında bir deniz savaşında yendi.[2] Şam'dan ilave Türk atlılarının gelmesi üzerine Baudouin kuşatmayı kaldırmaya karar verdi.
1110 yazında, Kral Sigurd komutasındaki 60 gemilik bir Norveç filosu Levant'a ulaştı. Akka'ya vardığında Kudüs Kralı I. Baudouin tarafından karşılandı. Birlikte Ürdün Nehri'ne bir yolculuk yaptılar, ardından Baudouin sahildeki Müslümanların elindeki limanları ele geçirmek için yardım istedi. Sigurd'un cevabı, "Onlar kendilerini Mesih'in hizmetine adamak amacıyla gelmişlerdi" ve 1098'de Fâtımîler tarafından yeniden tahkim edilmiş olan Sayda şehrini almak için ona eşlik ettiler.
Baudouin'in ordusu şehri karadan kuşattı, Norveçliler ise denizden geldi. Sur'daki Fâtımî donanmasının yardımını önlemek için bir deniz kuvvetine ihtiyaç vardı. Ancak bunu geri püskürtmek ancak bir Venedik filosunun talihli gelişiyle mümkün oldu. Şehir 47 gün sonra düştü.
İzlandalı skald Einarr Skúlason aşağıdaki anlatımı verir.
|
|
Şehir teslim olduğunda, Kral Baudouin daha önce Arsuf ve Akka'ya verdiği teslimiyet şartlarını verdi. Gidenlerin güvenli bir şekilde geçişine ve hatta Müslüman nüfusun bazı üyelerinin barış içinde kalmasına izin verdi.[3]
Baudouin ve Kudüs Patriği Arles Ghibbelin'in emriyle kutsal haçtan bir kıymık çıkarıldı ve Sigurd'a verildi.
Sidon Lordluğu oluşturuldu ve daha sonra Kudüs Krallığı'nın bir memuru olan Eustace Grenier'e verildi.