Triumvirlik

Modern dünyada, Triumvirlik geniş bir kitlenin büyük ilgisini çeken bir konu haline geldi. Kişisel, profesyonel veya akademik düzeyde olsun, Triumvirlik dünya çapında milyonlarca insanın dikkatini çekti. Etkisi teknolojiden siyasete kadar birçok alanda hissedildi ve etkisi her geçen gün artmaya devam ediyor. Bu makalede Triumvirlik'in farklı yönlerini ayrıntılı olarak inceleyeceğiz ve mevcut bağlamda önemini tartışacağız. Kökenlerinden gelecekteki olası sonuçlarına kadar, çağdaş toplumdaki kapsamını ve anlamını anlamak için Triumvirlik dünyasını derinlemesine inceleyeceğiz.

Triumvirlik (Latincetriumviratus) ya da üçler erki, Roma Cumhuriyeti’nin ilanının ilk yıllarından itibaren devletin yönetim ve idare mekanizmalarının bir parçası olarak oluşturulmuş, gerekliliği mevcut devlet idaresi tarafından öngörüldükten sonra farklı yetkilerle donatılmış, üç memurun bu birimlere atanmasıyla oluşturulmuş teşkilatlanmadır.

Antik Roma'da Triumvirlik

Günümüz devlet bakanlıklarına benzeyen bu idari birimler, Roma Cumhuriyeti'nde devlet adına sikke basma ile görevlendirilmiş darphaneden sorumlu olanlar ile, tanrılar adına düzenlenecek şölen ve adak merasimlerinin düzenlenmesinden veya devletin mali işlerinden sorumlu olanlar gibi birçok alanda devletin emir kuvveti altında görev yapan idari mekanizmalar olarak karşımıza çıkmaktadır. Bunlar doğrudan hükûmet kontrolünde görev yapan teşkilatlanmalardı. Resmi memurların üçlü gruplar halinde atanmasıyla oluşturulmuş bu birimler bazen bir organın yönetimini üstlenen bazen de kendisinden daha yüksek bir kurumun danışma mercii veya görevlere yardımcı olma vazifesini üstlenmişti.

1. ve 2. Triumvirlikler

Roma tarihinde, MÖ 63 yılında Sezar, Crassus ve Pompey tarafından oluşturulan 1. Triumvirlik ile, MÖ 43 yılında Octavianus, Marcus Antonius ve Marcus Aemilius Lepidus tarafından oluşturulan 2. Triumvirlik, yukarıda bahsettiğimiz olağan triumvirliklerden farklıdır. Yetki ve sorumlulukları mevcut devlet idaresi tarafından belirlenmiş ve devletin kontrolünde görev yapan olağan devlet memuriyetliği olan triumvirliklere karşın her iki triumvirlik de, devlet kontrolünde olmayan ve kararlarının iktidar ve güç sahibi üç kişi tarafından alınan bağımsız bir yapı olmakla beraber, kuruluş amaçları da mevcut hükûmet idaresine hizmet etmekten ziyade mevcut hükûmet idaresinin yıkılması, değiştirilmesi veya idarenin ele geçirilmesi üzerine kurulmuş bir siyasi koalisyon niteliğindedir. İktidar ve farklı güçlere sahibi üç kişinin aralarında aldıkları kararların uygulanmasına yönelik varılan bir antlaşmanın sonucu kurulan birer koalisyon oluşumları şeklindedir. Bu özelliklerin yanı sıra her iki oluşumun aralarında da farklılıklar ve bazı değişik uygulamalar bulunmaktaydı. Sezar öncülüğünde oluşturulmuş 1. triumvirlik, mevcut düzene karşı yapılan bir ihtilâl niteliğini taşırken, Octavianus öncülüğünde kurulan 2. triumvirlik ise kurulduktan sonra halk desteğini almış ve hukuki bir zemine oturtulmuş bir antlaşmanın ürünüydü. Antlaşmalar, genellikle koalisyon üyelerinin mevkilerinin yükseltilmesi, askeri güç ve toprak elde etme ile çıkarlarının korunmasını sağlayan maddelerden ibaretti. Kişisel hırsların etkisinde kalan bu koalisyonlardan Sezar'ın öncülüğünde kurulan 1. triumvirlik trajik olaylarla son bulurken, 2. triumvirliğin kurulmasına önayak olan Octavianus, dayısı Sezar'ın birinci triumvirlik oluşumunda düştüğü hatalardan ders almış ve Roma devletinin hassasiyetlerini de dikkate alarak kendisini ülkenin tek hakimi konumuna getirecek ve Pax Romana olarak da adlandırılan ve birkaç yüzyıl sürecek yeni düzenin, Roma İmparatorluğu'nun "princeps" döneminin başlangıcını belirlemiştir.

Kaynakça