Ölü dil

Günümüz dünyasında Ölü dil her yaştan ve her kökenden insanın giderek artan ilgisini çeken bir konu haline geldi. Teknolojinin ve küreselleşmenin ilerlemesiyle birlikte Ölü dil, birçok insanın günlük yaşamında bir referans noktası haline geldi ve tüketim kararlarından başkalarıyla ilişki kurma biçimlerine kadar her şeyi etkiledi. Tarih boyunca Ölü dil, toplum üzerindeki etkisini anlamaya çalışan sonsuz görüş ve bakış açısı üreten tartışma ve analiz konusu olmuştur. Bu makalede, Ölü dil'i günümüzde güncel bir konu haline getiren temel unsurların yanı sıra zaman içindeki evrimini ve modern yaşamın farklı yönleri üzerindeki etkisini inceleyeceğiz.

Ölü dil, daha önce konuşulmuş olup artık konuşanı kalmayan dildir. Sümerce, Hunca, Matorca, Elamca, Hatti, Hititçe, Trakça ve Ubıhça (yani Vıbıh, ) dili gibi.

Dilin ölmesi süreci

Bir dili, anadili olarak konuşan kitle ikinci bir dil öğrenir, ikinci dili anadilinden daha geçerli ya da önemli bir dil olarak görmeye başlarsa, zaman içinde birinci dil (anadili) gücünü ve işlevini yitirmeye ve konuşulmamaya başlanır, sonunda da konuşulmaz olur. Bu olgu bir süreç içinde dozu artarak gelişir ve toplumsal anlamda süreç hemen hemen aynı sıralarda, dilin artık konuşulur olmaktan çıkması biçiminde tamamlanır. Bazı bireysel direnmeler görülse bile, güçlü bir müdahale olmadığı sürece, bu tür bireysel çıkışlar süreci kesintiye uğratamaz. Anadilini konuşmayı bırakmış ve asimile olmaya başlamış olan ana kitlenin dışında ve ana kitleden ayrı yerlerde izole olmuş halde yaşayan, yani ana kitlenin terk ettiği dili, bu olgudan habersiz olarak izole yerlerde konuşmayı sürdüren gruplar varsa, bunlar ana kitle ile yakın ilişki içinde olmadıklarından anadilini konuşmayı bir süre daha sürdürebilirler. Bir dil toplum tarafından değil de, belli bir mevki tarafından baskı ile unutturulabilir. Örneğin Tofaca, Rusya tarafından Tuva'da yaşayan Türklere unutturulmuştur. Bugün bu dil ölmek üzeredir.[kaynak belirtilmeli]

Dilin yaşaması ya da korunması sorunu

Anadilinin yaşaması, yani ölü dil haline gelmemesi için günümüz koşullarında bir devlet desteği bulunması ya da en azından anadiline yönelik ve devlet makamlarından gelme baskıların olmaması, özellikle anadilinin kamu yaşamına da taşınabilmesi gerekir. Örneğin İsrail'de sadece iki köyde konuşulan Adigece, bir okul eğitimi dili yapıldığı, Adigece devletçe koruma altına alındığı ve genel anlamda devletçe asimilasyon politikası da benimsenmediği için varlığını korumuştur. Asimilasyon (ölüm) süreci içine giren bir dil, önlem alınmadığı takdirde yok olur. Anadilini yitiren ana (büyük) kitle, kendinden ayrı ya da ana kitleden kopuk olarak başka yerlerde ve izole biçimde henüz anadilini konuşmakta olan küçük kalıntı grupları da temas kurması halinde olumsuz anlamda etkileyebilir. O küçük yerlerde de anadilin bırakılması sürecini hızlandırabilir.

Kaynakça

  1. ^ Anderson, Stephen R. (2012). Languages : a very short introduction (1. bas.). Oxford, B.K.: Oxford University Press. ISBN 978-0199590599. 

Ayrıca bakınız