Günümüz dünyasında Çin-Pakistan ilişkileri, ister tarihte bir referans noktası olarak, ister genel ilgi alanına giren bir konunun kahramanı olarak, ister günümüzle ilgili bir karakter olarak toplumda temel bir rol oynamaktadır. Etkisi günlük yaşamın birçok yönüne uzanır ve önemi göz ardı edilemez. Bu yazıda Çin-Pakistan ilişkileri'in önemini ve kültürden siyasete, teknolojiden ekonomiye kadar çeşitli alanlardaki etkisini derinlemesine inceleyeceğiz. Kapsamlı bir analiz yoluyla, dikkat çekici etkisinin ardındaki nedenleri ve modern toplumda işgal ettiği yeri keşfetmeye çalışacağız.
Pakistan |
Çin |
---|
Çin-Pakistan ilişkileri, Çin Halk Cumhuriyeti (ÇHC) ile Pakistan İslam Cumhuriyeti arasındaki tarihi ve mevcut ilişkileri kapsar. 1951 yılında Pakistan'ın Çin Cumhuriyeti (Tayvan)'ni tanımaya son verip ÇHC'ni resmen tanıyan ilk ülkelerden biri oldu ve her iki ülke arasındaki diplomatik ilişkiler aynı senede kuruldu. Bu zamandan beri her iki ülke, pek yakın ve destekleyici bir özel ilişkinin muhafaza edilmesine büyük önem vermektedir. İki ülke düzenli olarak üst düzey ziyaretlerde bulunarak çeşitli anlaşmalar yapmıştır. ÇHC, Pakistan'a ekonomik, askeri ve teknik yardım sağlamıştır ve iki ülke birbirini yakın stratejik müttefik olarak algılamaktadır.
Bu ülkeler arasındaki ikili ilişkiler 1951 yılında kuruldu. İki ülke arasındaki sınır sorunları 1963 yılında çözüldü, 1966 yılında askeri yardımın sağlanmasına başlandı, 1972 yılında stratejik ittifak kuruldu ve 1979 yılında ekonomik işbirliğe başlandı. Çin, Pakistan'ın en büyük silah tedarikçisi ve en büyük üçüncü ticaret ortağıdır. Çin, Pakistan'a 60 milyon Amerikan doları değerinde bir borç verdi; Doğu Pakistan'ın ayrılmasından sonra ise bu borç bir hibe olarak değiştirildi. Son zamanlarda iki ülke, Pakistan'ın sivil nükleer enerji sektörünü geliştirmekte işbirliğine girmeye karar verdi.
Çin ile yakın ilişkiler muhafaza etmek, Pakistan dış politikasının merkezi bir parçasıdır. 1986 yılında Cumhurbaşkanı Muhammed Ziyâ ül Hak, diplomatik ilişkileri iyileştirmek için Çin'e ziyaret yaptı. 1989 Tiananmen Meydanı Olayları nedeniyle uluslararası meydanda Çin'e uygulanan yaptırımlar sırasında Pakistan, Küba haricinde ÇHC'ne önemli destek sağlayan tek ülkeydi. Çin, Pakistan'ın Keşmir konusundaki tutumunu destekler, Pakistan da Sincan, Tibet ve Tayvan sorunlarında Çin'i destekler. Savaş uçaklarından güdümlü füze fırkateynlerine kadar silah üreten ortak projelerle askeri işbirliği derinleşti.
Çin'in Pakistan'la işbirliği ekonomik yüksek noktalara ulaştı ve Gvadr'daki Pakistan derin su limanı da dahil olmak üzere Pakistan'ın altyapı genişletmesine önemli miktarda Çin yatırımı yapıldı. Her iki ülkenin de devam eden bir serbest ticaret anlaşması var.
Çin'in gümrük istatistiklerine göre, 2017 takvim yılı için ikili ticaret hacmi ilk kez 20 milyar ABD doları geçti. 2017'de Çin'in Pakistan'a ihracatı %5,9 oranında büyüyerek 18.25 milyar $'a ulaşırken, Pakistan'ın Çin'e ihracatı %4,1 oranında düşerek 1.83 milyar $'a geriledi.
Pakistan, Çin'in İslam dünyasına köprüsü olarak işlev göstermiştir ve ÇHC ile Batı dünyası arasındaki iletişim boşluğunu doldurmakta da önemli rol oynamıştır; örneğin, ABD Başkanı Richard Nixon'ın 1972 yılında Çin'e yaptığı tarihi ziyaretin yer almasına olanak sağladı. Pakistan'ın Çin'deki Büyükelçisi, Pakistan ile Çin arasındaki ilişkileri şöyle nitelendirdi: "dağlardan daha yüksek, okyanuslardan daha derin, çelikten daha güçlü, görme yeteneğinden daha değerli, baldan daha tatlı." Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü'ne göre Pakistan, Çin silah ihracatlarının yaklaşık %47'sini oluşturarak Çin silahlarını en çok satın alan ülkedir. 2014 yılında yapılan BBC World Service anketine göre, Pakistanlıların %75'i Çin'in etkisini olumlu, sadece %15'i ise olumsuz karşılamaktadır. Asya-Pasifik ülkeleri arasında Çinliler, Endonezya ve Pakistan'dan sonra Pakistan'ın küresel etkisini en olumlu şekilde algılayan üçüncü ülke grubudur.
Wikimedia Commons'ta Relations of China and Pakistan ile ilgili çoklu ortam belgeleri bulunur