Günümüz dünyasında Askeri Baytar Mektebi benzeri görülmemiş bir önem kazanmıştır. Profesyonel, akademik veya kişisel alanda Askeri Baytar Mektebi, her yaştan ve her kökenden insanın ortak ilgi alanı haline geldi. Toplum ilerledikçe, Askeri Baytar Mektebi ile ilgili zorluklar daha karmaşık hale geliyor ve bunun sonuçlarını anlama ihtiyacı giderek daha acil hale geliyor. Bu makalede Askeri Baytar Mektebi'in farklı yönlerini ve günlük yaşamın çeşitli alanları üzerindeki etkisini inceleyeceğiz. Tarihinden güncel uygulamalarına kadar Askeri Baytar Mektebi'in birçok yönünü ve modern toplum üzerindeki etkisini ele alacağız.
İstanbul'da, ordunun veteriner hekim ihtiyacını karşılamak üzere 1842 yılında açılmış askeri bir okul.
Tarihçe
12 öğrenci ile eğitim-öğretime başlayan okulda, ilk iki dönem 3 sene olan eğitim-öğretim süresi, okulun Harp Okulu bünyesine alınmasından sonra 4 seneye çıkarılmıştır. Okulun mezunlarından özellikle Mehmet Ali Bey'in çabaları ile 1889 yılında Mülkiye Baytar Mektebi adında Osmanlı Devleti'nin ilk sivil veteriner okulu kurulmuştur. Daha sonra bu iki okul 1921 yılında Baytar Mekteb-i Âlisi adı altında birleştirilmiştir. 1884 yılına kadar veteriner okulu öğrencileri, Kuleli'deki Askeri Tıbbiye İdadisi'ne gider, sonra Harbiye Mektebindeki Baytar sınıflarına geçerlerdi. Tıbbiye hocalarının birçoğu baytar sınıflarında da hocalık yapmışlardır. Okul 1905 yılında Haydarpaşa'da inşa edilen Tıp Mektebi binasına taşınır. Okul İnşaası tamamlanan Halkalı Ziraat ve Baytar Mekteb-i Âlisi'ne nakledilmiştir.<ref|https://www.fikriyat.com/galeri/tarih/osmanlinin-veteriner-yetistirme-okulu-baytar-mektebi 12 Ağustos 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.</ref>
.svg)
