Emirdağ Lahikası

Emirdağ Lahikası'in teması bugün var olan en büyüleyici ve ilgi çekici temalardan biridir. Yıllardır Emirdağ Lahikası hem uzmanların hem de hayranların dikkatini çekerek anlamı ve alaka düzeyi hakkında sonsuz tartışmalar ve teoriler üretti. Bu makalede, kökeninden günümüz toplumu üzerindeki etkisine kadar Emirdağ Lahikası ile ilgili en alakalı hususları kapsamlı bir şekilde inceleyeceğiz. Detaylı bir analizle bu esrarengiz konuya ışık tutmaya ve bu konunun günümüz dünyasındaki önemine dair daha eksiksiz ve net bir vizyon sunmaya çalışacağız.

Emirdağ Lahikası, Said Nursi'nin yazmış olduğu Risale-i Nur külliyatının parçası olan eser.

Eser, hükümlü olarak bulunduğu Emirdağ ilçesinde yazıldığı için bu ismi almıştır.

Said Nursi, Denizli Ağır Ceza Mahkemesinin 1944 tarihli beraat kararıyla tahliye olmuş ve iki ay kadar Denizli Şehir Oteli'nde kaldıktan sonra, Afyon'un Emirdağ kazasında ikâmet edeceği kendisine bildirilmiş ve Emirdağ'a gelmiştir. Bundan sonraki Lâhikalar, Emirdağ'da ikâmeti esnasında yazılmış olup, Isparta'ya ve Isparta vasıtasiyle Risale-i Nur'un okuyucularına gönderilen mektuplardır. 194' de yeniden Afyon Mahkemesinde davası görülmüştür.

Said Nursi bu eserinde Atatürk'ün 'İslam deccalı' olduğuna işaret eder.

Kaynakça

  1. ^ "Arşivlenmiş kopya". 30 Kasım 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Haziran 2013. 
  2. ^ "Arşivlenmiş kopya". 1 Kasım 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Haziran 2013.