Friedmann denklemleri

Bu yazımızda dünya çapında milyonlarca insanın dikkatini çeken Friedmann denklemleri konusunun büyüleyici dünyasını keşfedeceğiz. Friedmann denklemleri, kökeninden günümüz toplumu üzerindeki etkisine kadar çeşitli alanlardaki önemine dair tartışmalara ve düşüncelere yol açtı. Bu doğrultuda, tarihine dalacağız, en alakalı yönlerini analiz edeceğiz ve farklı alanlardaki etkisini inceleyeceğiz. Derinlemesine bir yaklaşımla bu okuma, sizi Friedmann denklemleri'i karakterize eden nüansları ve karmaşıklıkları keşfetmeye ve daha iyi anlamaya davet ederek bu heyecan verici konu hakkında yeni bakış açıları ve düşünceler sunuyor.

Friedmann denklemleri, genel görelilik kapsamında homojen ve izotropik modellerde evrenin genişlemesini belirleyen denklemler. Evrenin yoğunluğu, yeterince büyük bir hacim göz önüne alınarak ve gözlenen kütle ölçülerek bulunur. Bu kütleyi belirlemek için, bu hacim içinde gözlenen parlak galaksiler sayılır ve bu sayı ortalama bir galaksinin kütlesiyle çarpılır. Bir galaksinin kütlesinin, galaksinin sarmal ya da elips biçiminde olduğu belirtildiğinde, ortalama olarak türünü temsil ettiği varsayılır. Bu yöntemlerden birinde, galaksi merkezi çevresinde dönen gaz bulutlarının yaydığı 21 cm hidrojen çizgisi ölçülür ve galaksi merkezinden itibaren ölçülen çeşitli uzaklıklar için dönme hızı, çizgi genişliklerinden çıkarılır. Buradan da merkezcil ve kütleçekim kuvvetinin eşit olduğu bilindiğinden kütle hesaplanabilir.

Kaynakça

  1. ^ Joseph Silk, (1994,1997). Evrenin Kısa Tarihi.Tübitak Popüler Bilim Kitapları. ISBN 975-403-073-1