Kopuz

Bu makalede Kopuz'in günümüz toplumunun çeşitli yönleri üzerindeki etkisini araştıracağız. Kopuz son yıllarda büyük önem taşıyan bir konu haline geldi ve farklı sektörlerde tartışma ve ilgi uyandırdı. Bu analiz aracılığıyla Kopuz'in yaşama, çalışma ve ilişki kurma şeklimizi nasıl dönüştürdüğüne daha derinlemesine bakmayı amaçlıyoruz. Kopuz siyaset ve ekonomiye olan etkisinden, kültür ve eğlenceye olan etkisine kadar toplumumuzda önemli bir iz bıraktı. Ek olarak, Kopuz'in gelecekteki olası sonuçlarını ve bunun gelecek yıllarda dünyayı nasıl şekillendirebileceğini inceleyeceğiz.

Kopuz

Kopuz, Türk ve Altay halk kültüründe bir çalgı. Komus da denir. Bağlamanın atası olan müzik aletidir. Türkler’de önemi büyüktür. Bağlama ve kopuz kutsal sayılır. Bu kelimeyle ilişkili olan kobzamak, kopzatmak gibi fiiller çalgı çalmayı ifade eder.[kaynak belirtilmeli]

Kopuz, en eski Türk halk çalgısı olarak bilinmektedir.[kaynak belirtilmeli] Ancak kopuz adıyla anılan farklı çalgılara rastlanmaktadır. Şu anda hâlâ Anadolu, Kafkasya ve Orta Asya'da kullanılmaktadır. Şamanlar törenlerde kopuzu kullanırlardı.[kaynak belirtilmeli] Teknik olarak çalgı bağlama ailesi içinde değerlendirilmelidir. Bunun yanında diğer önemli telli çalgılar arasında Iklığ ve Gizek adı verilen yaylı olanlar ile Yatuğan denen ve yatık olarak çalınanlar yer alır.[kaynak belirtilmeli]

Halk kültüründe kopuz

Eski Türk kültüründe bu çalgının önemli bir yeri vardır. Havada uçan veya ölen kopuzlar masallarda zaman zaman yer alır.[kaynak belirtilmeli] Kopuzun, Korkut Ata’nın buluşu olduğu söylenir.[kaynak belirtilmeli] Hastalıkların tedavisinde bile kullanılır. Kopuzun sahibi onu bir başkasına vermeyi tabu sayar ve birinin elinin değmesinin günah olduğunu kabul eder.[kaynak belirtilmeli] Şamanlar ruhları onunla çağırır. Aldacı (Ölüm Tanrısı) bile Kopuz’un sesinden Korkut Ata’nın canını veya o civarda bulunanların ruhunu almaya gelemez.[kaynak belirtilmeli] Onun sesinde bir haşmet vardır. Korkut Ata öldükten sonra kopuzu yıllarca acıklı sesler çıkarmıştır.[kaynak belirtilmeli]

Anadolu'da derlenmiş olan bir efsaneye göre Akbaba kuşu yakaladığı tavşanı ağaçta yerken bağırsağı yanlışlıkla bir dala takılarak gerilir ve orada kurur. Çıkan sesleri "Ilgıs" adındaki bir ruh duyarak çalmaya başlar. Bunu duyan avcılar sese gelirler ve bağırsaktan oluşan bu teli bir çubuğa gererek çalgı haline dönüştürürler. "Ilgıs" ise avcılara çubuğun altına bir kütük ekleyerek içini oymalarını söyler (veya ilham verir). İlk telli saz böylece oluşur.

Etimoloji

(Kop) kökünden türemiştir. Hızlı hareket etmek anlamını taşır. Kopmak, Anadolu'da aynı zamanda koşmak demektir. “Kop Gel” bu anlamda kullanılır.[kaynak belirtilmeli]

Kaynakça

Kopuz çalan bir Kırgız

Dipnotlar

  1. ^ Sivas İlbeyli Yöresinden Derlenen Efsaneler”, Kadir Pürlü, Revak 98, (Sivas Vakıflar Bölge Müdürlüğü yay.) Sivas-Aralık 1998, Sayfa:57
  2. ^ Sivas Efsaneleri, Kutlu Özen, 2001, Dilek Matbaası (Sayfa:349-350, "Ilgıs ve Saz Efsanesi" başlığı)

Ayrıca bakınız

Fotoğraflar

Kırgızistan somu üzerinde yer alan kopuz görseli