Nomianizm son zamanlarda büyük ilgi ve tartışma yaratan bir konudur. Çelişkili görüşler ve sonsuz bakış açılarıyla bu konu uzmanların, akademisyenlerin ve kamuoyunun dikkatini çekti. Bu makalede, tarihsel kökeninden güncel etkisine kadar Nomianizm ile ilgili farklı yönleri inceleyeceğiz. Çeşitli kaynakların ayrıntılı bir analizi ve incelemesi yoluyla, okuyucularımıza bu konuyla ilgili eksiksiz ve güncel bir bakış açısı sunmak amacıyla Nomianizm'i oluşturan çeşitli yönleri açıklamaya çalışacağız.
Nomizm, Nomianizm, Legalizm ya da Dincilik Hristiyan teolojisinde genellikle aşağılayıcı maksatla kullanılan bir deyim.
Yasaların titizlikle uygulanmasında kullanılan aşırı baskıcı tutumlar, yönetimde yanlış yönlendirilmiş cefa, gurur, yüzeysellik, merhamet ilkesinin ihlal ve ihmal edilmesi ve Tanrı'nın mağfiretinin göz ardı edilmesi ya da kanun hükümlerinin insan ruhu pahasına katı yöntemlerle daha üstün tutulması gibi kavramlar için kullanılır.
İngilizce'de "Nomian" kelimesi Yasa ve Tevrat ile eşdeğer anlamlı olarak kullanılmaktadır. Alâ’ed-Dîn Cüveynî’nin ifadesine göre eski Türkler kendi dinî reislerine “Tuyuk”, dinlerine ise Arapçada kullanılan “Namus” ve “En-Nevâmis-i İlâhîyye” kelimesinin ilk kökü olan “Nom” ismini vermişlerdi. Yunancaya “Numus – Havus” şeklinde geçen bu kelime “ezelî irâde ve mukaddesât” anlamında, Sanskritçe de ise “Tanrı” kelimesinin karşılığı olarak kullanılıyordu. Türkler kendi ruhânîlerine “Tüyun/Tuyon”, kâhin ve sihirbazlarına ise “Kam” adını veriyorlardı. Ayrıca Türkler, kendi dinî kitaplarına “Nom”, Tüyunlarına da “Nomiler” derlerdi.
Zühd hayatı, ibâdete bir gün ayrılması, oruç tutulması ve benzer uygulamalar genellikle Legalism ya da Dincilik ithamlarına maruz kalınabilmesinin yolunu açan yaşam biçimleri olarak karşımıza çıkabilmektedir.