Bugün 555K, çeşitli alanlarda en alakalı ve tartışılan konulardan biridir. Etkisi topluma, ekonomiye, politikaya ve kültüre yansıyor. Teknolojinin ilerlemesi ve küreselleşmeyle birlikte 555K daha da önem kazanmış ve bitmek bilmeyen tartışmalara ve araştırmalara yol açmıştır. Farklı perspektiflerden, günümüz dünyasındaki etkisini anlamaya ve analiz etmeye çalışıyoruz. Bu senaryo göz önüne alındığında, 555K'in kapsadığı çoklu boyutların yanı sıra bunun küresel ve yerel düzeydeki etkilerini araştırmak önemlidir. Bu makalede, karmaşıklığını ve günümüzdeki önemini anlamak için 555K'in büyüleyici evrenini derinlemesine inceleyeceğiz.
555K | |||||||||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
|
555K; 5 Mayıs 1960 tarihinde, Ankara'da, Demokrat Parti aleyhtarı öğrencilerin yaptığı protesto eylemi. Adını 5. ayın 5. günü saat 5'te Kızılay'da düzenlenmesinden alan eylem cumhuriyet tarihinin ilk "sivil itaatsizlik" eylemi olarak da anılır.
28-30 Nisan 1960 tarihlerinde polisle öğrenciler arasında çıkan çatışmalarda iki öğrencinin (Turan Emeksiz, Nedim Özpolat) hayatını kaybetmesi ülkedeki ortamı iyice germişti. Demokrat Parti mitingi için Kızılay Meydanı'na gelen dönemin başbakanı Adnan Menderes, şoförünün yolun kapalı olmasını söylemesine rağmen onu dinlemeyince bir anda kendini protestocuların arasında buldu. Rivayete göre o zamanlar öğrenci olan eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, şair Cemal Süreya'nın aktardığına göre ise Vedat Dalokay, Menderes'in “Ne istiyorsunuz?” sorusu üzerine başbakanın yakasına yapışıp “Hürriyet istiyoruz!” demişti. Menderes ise şu soruyla cevap vermişti: “Başbakanın yakasına yapışıyorsun, bundan büyük hürriyet olur mu?” 2000 yılında Adnan Menderes'in oğlu Aydın Menderes ile buluşan Baykal Aydın Menderes'e, o sözü söyleyenin kendi olmadığını söylemiştir.
Meydanda toplanan üniversiteli öğrenciler, Plevne Marşı'nı şu şekilde değiştirerek söylemiştir:
555K eyleminden yaklaşık 20 gün sonra, 27 Mayıs 1960 tarihinde cumhuriyet tarihinin ilk askeri müdahalesi yapıldı.