Haram

Bu makalede Haram konusu geniş ve ayrıntılı bir perspektiften ele alınarak, okuyucuya bu ilgi konusu konuya ilişkin eksiksiz ve güncel bir vizyon sunmak amacıyla ele alınacaktır. Kökeni, gelişimi, mevcut etkisi ve gelecekteki olası perspektifler dahil olmak üzere Haram ile ilgili çeşitli yönler analiz edilecektir. Aynı şekilde Haram'in kapsamlı ve zenginleştirici bir vizyonunu sağlamak amacıyla konuyla ilgili uzmanların farklı bakış açıları ve görüşleri sunulacaktır. Ayrıca Haram'in farklı bağlamlardaki alaka ve önemini örnekleyen vaka çalışmaları ve somut örnekler sunulacaktır. Bu makale aracılığıyla okuyucunun Haram hakkında tam bir anlayışa sahip olmasını sağlamayı amaçlıyoruz, böylece bilgilerini derinleştirebilir ve bu ilginç konu hakkında geniş ve ayrıntılı bir vizyon elde edebilirler.

Haram (Arapça: حرام), din kurallarına aykırı olan, dinî bakımdan kesinlikle yasak olan eylemleri tanımlayan bir din terimidir.

Türkçede genel anlamda "dinî yasak" manasında ve dinlerde yapılması yasak olan davranışları tanımlamakta kullanılır. Fıkıh terminolojisinde Allah’ın yapılmamasını mutlak biçimde emrettiği fiillere verilen genel isimdir. Örneğin, içki içmek, domuz eti yemek, Allah'tan başkasının adına kesilmiş hayvanın etini yemek, faiz yemek, kumar oynamak, hazine kazmak, zina etmek, zulmetmek ve/veya adam öldürmek haramdır.

Dinî dayanağı

Haram kelimesi fıkıh terminolojisinde Allah tarafından yasaklanmış eylemleri ifade eder. Bu sebeple bir eylemin haram sayılabilmesi için O fiilin Kur'an'da yahut da sahih hadislerle yasaklanmış olması gerekir.

"De ki: "Allah'ın kulları için çıkardığı ziynetleri ve tertemiz rızıkları kim haram kılmış?" (A'râf suresi, 32)

"De ki: "Rabbim, ancak açık, gizli bütün hayasızlıkları, her türlü günahı, haksız yere isyanı ve Allah'a, hiçbir zaman bir delil indirmediği herhangi bir şeyi ortak koşmanızı ve Allah'a bilmediğiniz şeyler yakıştırmanızı yasakladı." (A'râf suresi, 33)

"De ki, "Baksanıza, Allah sizin için nice rızıklar indirdi, siz onlardan bir kısmını haram, bir kısmını helâl yaptınız." De ki, "Size Allah mı izin verdi, yoksa siz Allah'a iftira mı ediyorsunuz?" (Yunus suresi, 59)

"Allah'a ortak koşanlar dediler ki: 'Eğer Allah dileseydi ne biz, ne de atalarımız Ondan başkasına ibadet etmezdik; Onun izni olmadan da hiçbir şeyi haram kılmazdık.'..."(Nahl suresi, 35)

"Dillerinizin yalan vasfetmesi ile: "şu helaldir, şu haramdır" demeyin; aksi halde Allah'a iftira etmiş olursunuz. Şüphesiz Allah'a yalan uyduranlar asla kurtulamazlar." (Nahl suresi, 116)

"Kim Allah'a karşı yalan uydurandan daha zalimdir? işte bunlar, rablerine arz edilecekler ve şâhitler de, "rablerine karşı yalan söyleyenler işte bunlardır" diyeceklerdir. Biliniz ki, Allah'ın lâneti zalimler üzerinedir." (Hud suresi, 18)

"Allah, kendisine ortak koşulmasını bağışlamaz; onun dışında, dilediği kimsenin günahını bağışlar. Allah'a ortak koşan ise pek büyük bir günahla iftirada bulunmuş olur." (Nisa suresi, 48)

"Ey Peygamber! Eşlerinin rızasını arayarak Allah'ın sana helâl kıldığı şeyi niçin sen kendine haram ediyorsun? Allah çok bağışlayan çok esirgeyendir." (Tahrim suresi, 1)

"Vay, Kitabı elleriyle yazıp, sonra da onu az bir değere satmak için, 'Bu Allah katındandır' diyenlere! Vay ellerinin yazdıklarına! Vay kazandıklarına!" (Bakara suresi, 79)

Problemler, tartışmalar

Bölgesel anlayışların etkisi; Özel durumlar dışında Haram ve helal yiyeceklerin belirlenmesinde, Şafiî ve İbn Kudame gibi bazı fakihler haram ve helalliğin kriterini "Arabın tabiatına uygunluk ve aykırılık" ile sınırlamışlardır.

Haram tanımlamaları, dinî açıdan kaynağın kendisinin veya kaynaktaki ifadenin anlam ve kapsam açısından ifade etmesi gereken kesinlik algısına göre mezhepler ve anlayışlara göre değişebilmektedir. Örneğin balık dışı deniz ürünleri mut'a nikâhı, tesettürde haram sayılan bölgeler vb.

Ayrıca Kur'an tercümelerinde başvurulan yöntemler dolayısıyla ayetlerde yapılan kapsam genişletmeleri veya anlam kaydırmaları inananlar açısından diğer problemler arasında sayılabilir. Fıkıhta zanni delil sayılan hadis'lerle haram hükmü konulup konulamayacağı da ayrı bir tartışma konusudur. Kıyas ve ictihad ile bir şeyin haram kılınması da beraberinde tartışmaları getirebilecek metotlardandır. Sarhoş etmeyecek derecede alkol içeren yiyecek ve içeceklerin haram sayılması bu bağlamda verilebilecek örneklerdendir.

Kendilerini Kur'an Müslümanı olarak görenler Kur'an'daki haram ve helaller dışında başka hiçbir hükmü kabullenmezler. Kur'an'ın yanında hadisleri de kabul edenler ile yalnızca Kur'an'ı kabul edenler arasında tartışmalar ve ihtilaflar yaşanmaktadır.

Kaynakça

  1. ^ "E. Hamdi Yazır, Kur'an'ın Türkçe Meâli, Araf Suresi, 33. ayet". 16 Nisan 2007 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Şubat 2007. 
  2. ^ "Arşivlenmiş kopya" (PDF). 27 Mart 2017 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Mart 2017. 
  3. ^ "Arşivlenmiş kopya". 14 Mayıs 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Şubat 2013. 

Ayrıca bakınız