Busza Antlaşması

_ Busza Antlaşması konusu akademisyenlerin, bilim adamlarının ve meraklıların dikkatini çeken bir konudur. Busza Antlaşması uzun süredir tartışma ve inceleme konusu olmuştur ve önemi çeşitli disiplinleri aşmıştır. Yıllar geçtikçe Busza Antlaşması'in nasıl geliştiğini ve toplum ve teknolojideki değişikliklere nasıl uyum sağladığını görmek mümkün oldu. Bu makalede, Busza Antlaşması'in kökleri ve günümüzdeki etkisinin yanı sıra geleceğe yönelik olası sonuçlarını da inceleyeceğiz.

Beauplan'ın 1648 tarihli haritasında Busza. Bu haritada güney yukarıdadır.

Busza Antlaşması (Busha, Bose), Jaruga Antlaşması olarak da bilinir, Polonya-Litvanya Birliği'nden Stanisław Żółkiewski ve Osmanlı İmparatorluğu'ndan İskender Paşa tarafından 23 Eylül 1617'de Jaruga ve Dinyester nehirleri yakınındaki Busza'da (Busha veya Bose) müzakere edilmiştir. Polonya ve Osmanlı orduları karşılaştı ancak savaşmak yerine müzakere etmeye karar verdiler. Bu barış antlaşmasında Polonya-Litvanya Birliği, Hotin'i Osmanlılara bırakmayı ve Moldavya'ya müdahalesini durdurmayı kabul etmiştir.

1617 tarihli bu antlaşmada Polonya'nın Erdel, Boğdan ve Eflak'taki Osmanlı vasallarının iç işlerine karışmayacağı, Birliğin Hotin'i terk ederken Kazakların Osmanlı İmparatorluğu'ndaki topraklara baskın yapmasını önleyeceği belirtiliyordu. Karşılığında Osmanlı Devleti de Tatar akınlarını durdurma sözü vermiştir. Osmanlı İmparatorluğu'nun da Erdel, Moldavya ve Eflak'a müdahale etme ve o bölgenin yöneticilerini seçme hakkı vardı.

Kazaklar ve Tatarlar sınır bölgelerine baskın yapmaya devam etmelerinden dolayı anlaşma her iki tarafça da ihlal edilmiştir. Bu yeni bir savaşa yol açmıştır, ancak Busza Antlaşması'nın Status quo Osmanlı-Lehistan Savaşı (1620-1621) ardından Hotin Antlaşması ile teyit edilmiştir.